Şu adına ‘AŞK ‘ denilen kelime varya. Üç harfi yanyana koymuşlar,İnsanların başına dert etmişler. Aslında çokta dert diyemeyiz.Bulundugu durumdan memnun olanda var, şikayet edende. Kişinin aşkı nasıl algılayıp,yaşadıgına göre degişir.Yaşananlara deger mi degmez mi buna siz karar verin.
AŞK o kadar büyük bir olgudur ki buna kelimeler yetmez
Güneş ayrı bir güzeldir o an, Papatyalar bir başka güzel dururlar.Nefesimizi, sanki son beş nefesimiz gibiymiş cesine dolu dolu alırız. Aşk yaşanırken dünya bir başka döner. Hayat onunla başlamışcasına, hep onunla olup onunlada son bulsun isteriz. Ta ki tartışmalar başlayıp anlamsız verilen şavaşlardan galip gelme istegimiz ve olmazsa olmaz dedigimiz ve de gerçekte hiçbir şey ifade etmeyen isteklerimize verilen olumsuz cevaplar olana kadar o kişi vazgeçilmezdir.
Güneş ayrı bir güzeldir o an, Papatyalar bir başka güzel dururlar.Nefesimizi, sanki son beş nefesimiz gibiymiş cesine dolu dolu alırız. Aşk yaşanırken dünya bir başka döner. Hayat onunla başlamışcasına, hep onunla olup onunlada son bulsun isteriz. Ta ki tartışmalar başlayıp anlamsız verilen şavaşlardan galip gelme istegimiz ve olmazsa olmaz dedigimiz ve de gerçekte hiçbir şey ifade etmeyen isteklerimize verilen olumsuz cevaplar olana kadar o kişi vazgeçilmezdir.
Aslında aşk’ı bitiren de noktalayanda bizler degil miyiz? Her zaman, o bunu yapmasaydı, o böyle olmasaydı gibi örneklerle kendimizi avutmaz mıyız? Sonuçta, iki yabancının, herşey den aynı ölçüde zevk alma durumu söz konusu degildir. Bunu beklemekte; ucunda yemi olmayan bir oltayı denize göndermekten başka ne olabilir ki?
Neden yaşamı bu kadar zorlandırırız ki , neden bazı şeyleri oldugu gibi kabul edemeyiz ki, neden hep bir adım önde olmak isteriz ki, niye arkadaşlarımızın, o buna deger mi? demelerinden rahatsız oluruz ki? Hiç düşündünüz mü? O arkadaşların, senin sevdiginle beraber olsalardı, acaba aynı durum oluşurmıydu diye?
Belkide size konuşma hakkı bile tanımazlardı.
Belkide size konuşma hakkı bile tanımazlardı.
Kardeşleriyle bile dört dörtlük geçinen bir arkadaşım olmadı hiç, ben sarıyı sevdim, onlar kırmızıyı, ben en çok pilavı severdim ama onlar makarnayı. Demek ki insan kardeşiyle bile bazı noktalarda ters düşebiliyor. İlişkide böyle bir şey, her istedigimizi karşımızdaki insanda sevecek diye bir durum söz konusu degildir. Önemli olan; ben ,pazartesi günleri oynayan pembe diziyi, sevmedigim halde onunla oturup izleyebilmem ve onun futboldan hiçbir şey anlamamasına ragmen, benle oturup seyretmesi ve hatta tuttugum takımın renklerini bile bilmeden onu izlemesi; Sizce AŞK bu degil midir?
Aşk’ta en önemli şey içinizden geldigi gibi olmaktır. Karşılık beklemeden duygularınızı iyisiyle kötüsüyle dile getirin ama asla oynamayın aşka ihanet etmeyin çünkü mutlaka bir gün karşınıza çıkacaktır ve ihanetin bedeli hiç ummadıgınız kadar acı olacaktır. Hiç düşündünüzmü? Bugün onun için ne yaptınız? Cevabını veremediyseniz, hala bir şansınız oldugunu unutmayın, niye önce ben yapıyorum gibi saçma bir duyguya kapılmayın. Sizden ilk tanışma döneminizi hatırlamanızı istiyorum, onun için neler yapmıştınız? Lütfen iki dakikanızı ayırıp neler yaptıgınızı teker teker düşünün, yüzünüzde bir gülümseme oluştuysa bu bir AŞK’tır. Ne güzel şeyler yapmışsınız onun için degil mi? Hadi şimdi yerinizden kalkın ve onun sizin olması için gösterdiginiz çabanın ve o güzel şeylerin sadece bir tanesini bugün onun için yapın … Sizce AŞK BUNA DEGMEZMİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder